9 Temmuz 2008 Çarşamba

Devlet Tiyatroları: Kaynayan cadı kazanı!...

Devlet Tiyatroları'nın tartışma gündemine gelmesine neden olan kişilerinden Firuzan Tercan, aylar önce, kendisinin tartışma gündemine geleceğini bilmediğinden olsa gerek, rahat bir demeç vermiş...

samanyoluhaber.com, Bulunmaz Tiyatro ve Coşkun Büktel'in gündeme getirdiği Firuzan Tercan; aylar önce de Yeni Şafak'ta gündeme gelmiş. Biz yeni ayrımsadık; aktarıyoruz:


Ev hanımları da oyun yazıyor, deliler de!


ANKARA (ANKA)
Devlet Tiyatroları Başdramaturgu Firuzan Tercan, Devlet Tiyatroları'na oyun gönderenler arasında akıl sağlığı bozuk kişilerin bulunduğunun tespit edildiğini belirtti. Devlet Tiyatroları Başdramaturgu, Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Tiyatro Bölümü Öğretim Üyesi Firuzan Tercan ANKA'ya yaptığı açıklamada, Devlet Tiyatroları'na her yıl 300'den fazla oyun gönderildiğini açıkladı.

Tezcan, “Tiyatro'ya ev hanımından taksi şoförüne, askerden mühendise, ünlü oyun yazarlarından ilköğretim öğrencilerine, öğretmenden yazarlık mezunlarına kadar herkes oyun gönderiyor. Yani herkesi muhatap kabul ediyoruz. Yeni bir yazar bulduğumuzda ise çok heyecanlanıyoruz” dedi. Tezcan, oyunu kabul edilmeyen ve neden kabul edilmediğini soran herkesle yüzyüze görüştüğünü söyledi.

“BİR SAYFALIK METİN GÖNDEREN VAR”

Devlet Tiyatroları'na bir sayfalık metinden oluşan oyunları bile gönderen vatandaşların bulunduğunu söyleyen Tercan “Tabi bunun aksine 400'ü aşkın sayfa gönderen de oluyor. Ben de bu kişilere oyun yazarken nelere dikkat edilmesi gerektiğini, bir oyunun en az 30, en fazla 80 sayfa olması gerektiğini anlatıyorum” diye konuştu.

“AKIL SAĞLIĞI BOZUK KİŞİLERDEN DE OYUN GELİYOR”

Devlet Tiyatrosu'na oyun gönderenler arasında akıl sağlığı bozuk kişilerin de bulunduğunu tespit ettiklerini kaydeden Tezcan, bunu da hem gönderilen metinlerden hem de oyunu kabul edilmediği için görüşmeye gelen kişilerle yaptıkları konuşmalardan anladıklarını ifade etti. Tercan "'Ben dünyanın en iyi tiyatro yazarıyım, oyunumu neden oynatmıyorsunuz' diyen bile var” dedi.

“OYUN YAZANLAR ARASINDA TİYATRO İZLEMEYEN BİLE VAR”

Devlet Tiyatro için oyun yazan kişiler arasında hiç tiyatro izlememiş insanlar bile bulunduğuna dikkat çeken Tercan, yine de herkesi dikkate aldıklarını, vatandaşları kırmaktan kaçındıklarını ve tiyatroya hevesli herkese yardımcı olmaya çalıştıklarını belirtti. Tezcan, oyunu kabul edilmeyen kişilere bunun nedenleriyle birlikte mektup yazarak iletmeyi tercih ettiklerini anlattı.

Tercan, Nedim Saban'ın ilk oyun metnini el yazısı ile 12 yaşındayken Devlet Tiyatroları'na gönderdiğine işaret ederek, “'Bu çocuktan tiyatro adamı olacak' dedik ve haklı çıktık. Bu nedenle oyun yazan herkesi dikkate alıyoruz. Kimsenin hevesini kırma haddini kendimizde görmüyoruz” dedi.

“ÇOK KÜFÜRLÜ METİNLER DE GÖNDERİLİYOR”

Kimi zaman çok fazla küfür içeren, belden aşağı metinlerin de Devlet Tiyatroları'na gönderildiğini söyleyen Tercan, bu oyunların da neden oynanamayacağını yazara bizzat kendisinin aktardığını ifade etti. Kimi zaman son derece politik ve dini içerikli metinlerle de karşılaştıklarına dikkat çeken Tercan, “Burası bir sansür kurulu değil. Bizler oyunlarda öncelikle estetik, biçimsel kaygı güdüyoruz. Ondan sonra içeriğine bakıyoruz. Siyasi görüşe göre de oyun seçmiyoruz” şeklinde konuştu.

Tercan bir oyunun kabul edilme sürecini şöyle anlattı:

“Gelen bütün oyunlar Ankara, İstanbul, Trabzon ve İzmir'de bulunan 16 dramaturga dağıtılıyor. 1 oyunun iki ayrı dramaturga okutuluyor. Bütün oyunlar raporlandıktan sonra, 3'ü Bakanlık tarafından belirlenen 7 edebi kurul üyesine gönderiliyor. Dramaturg görüşleri de dikkate alınarak beğenilen oyunlar oy çokluğuyla kabul ediliyor. Daha sonra kabul edilen oyunlar bölge müdürlükleri ve yönetmenlerin bilgi ve ilgisine sunuluyor. Bu oyunlar içinden seyirci karşısına çıkacak oyunları onlar belirliyor.”

08.12.2007

(Kaynak: Yeni Şafak)

Ayrıca bakınız: İddialar doğruysa; Bilgin hemen istifa etmeli!...