17 Ağustos 2013 Cumartesi

Bulunmaz, Mustafa Demirkanlı'ya 100.000 TL'lik tazminat dâvâsı açıyor

T.C.
İSTANBUL
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ YARGIÇLIĞI'na

Tedbir Talebimiz Vardır

DÂVÂCI: HÜSEYİN HİLMİ BULUNMAZ
T.C. KİMLİK NO: 50482204038
ADRES: Ali Baba Türbe Sokak No: 13 / 8-9 Çemberlitaş / İSTANBUL
TELEFON: 0532 642 88 57 / 0212 513 47 32 - 33
E-POSTA: tiyatroyun@gmail.com

DÂVÂLI: MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI

T.C. KİMLİK NO: 37210675438
ADRES: Reha Yurdakul Sok. No: 28/1 Billur Ap. Şişli / İSTANBUL
TELEFON: 0212 216 75 20  / 0212 233 16 26-44
FAKS: 0212 233 16 07
E-POSTA: tiyatrodergisi@gmail.com

TAZMİNAT KONUSU: Manevî tazminat talebinden ibarettir

HARÇ DEĞERİ: 100.000,00 TL

BANA KARŞI HAKARET OLAYININ ZAMANDİZİNSELLİĞİ:


1
- DÂVÂLI Mustafa Şükrü Demirkanlı, Şubat 1991'den bu yana, başta Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü olmak üzere, birçok resmî sanat kurumundan aldığı reklâm (PARA) sayesinde yayınlanabilen Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'ni yönetiyor... Adını andığım bu dergi, hiçbir zaman için yayınlanması gereken günlerde değil, çok sonraki günlerde yayınlanarak, reklâm (PARA) aldığı resmî sanat kurumlarının gösteri programlarını tam vaktinde yayınlamadığı için, bu sanat kurumlarının zarar görmesine neden olmaktadır. Ben, hem bir T.C. vatandaşı olarak ve hem de kırk bir yıldır tiyatro sanatıyla uğraşan Bulunmaz Tiyatro - İstanbul'un kurucusu, sahibi ve genel sanat yönetmeni olarak içinde bulunduğum durumdan çok rahatsızım. Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'nin haksız ve usûlsüz bir biçimde aldığı reklâm (PARA) benim, halkımın, tüyü bitmemiş yetimin vergileriyle denkleştirilen Maliye Bakanlığı'nın Kültür Bakanlığı'na sunduğu olanaklar sayesinde karşılanabiliyor. Ben, alışkanlığım, doğal yapım ve en önemlisi de vatandaşlık görevim gereği, bu haksız ve usûlsüz uygulamaya sürekli olarak hep karşı çıkıyorum!...


2 - DÂVÂLI Mustafa Şükrü Demirkanlı, "eski" Tiyatro... Tiyatro... Dergisi aldı yayının Yayın Yönetmeni ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü olarak "sınırsız yönetim" olanağı elde etmiştir. Bu durum, her ne kadar onun en doğal hakkı gibi görünebilse de, derginin kurulduğu günden bu yana, reklâm (PARA) vermeyen korkusuz Devlet Tiyatroları Genel Müdürü'ne nasıl bir yayın ve yıpratma politikası izlemiştir? Bu sorunun çok somut, gayet net yanıtını alabilmek için, öncelikle Devlet Tiyatroları Eski Genel Müdürü İ. Rahmi Dilligil'in neler çektiği, Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'nin, kendisine reklâm (PARA) vermekte ikircikli davranan ve böylelikle Devlet Tiyatroları'nın çıkarını ve dolayısıyla benim, halkımın, tüyü bitmemiş yetimin çıkarını düşünen Sayın İ. Rahmi Dilligil'e neler çektirdiği, o zamanın basın-yayın organlarından ve İ. Rahmi Dilligil'in yargılandığı dâvâ dosyalarından incelenebilir. Bunlar incelenmelidir!...

3 - DÂVÂLI Mustafa Şükrü Demirkanlı, "çok sınırsız yönetim" olanağı aldığı bu derginin sahibi Gülhan Avşar Demirkanlı sayesinde, Burak Caney adlı sanal İnternet teröristini desteklemiştir... Bu durum da, son derecede doğal gibi görünmesine karşın, ben, bana ve benimle birlikte yazar Coşkun Büktel'e karşı düzenlenen pek iğrenç "BİRİNCİ ENTELEKTÜEL LİNÇ KAMPANYASI" sürecini başlatan Burak Caney adlı sanal İnternet teröristinin Mustafa Şükrü Demirkanlı ve/ya Gülhan Avşar Demirkanlı yada bu şahısların olağanüstü yakınlarında bulunabilen biri yada birilerinin olduğu düşüncesinde ve kanısındayım. Burak Caney adlı İnternet teröristinin IP numarası saptanırsa, durum kendiliğinden ortaya çıkabilecektir... Ben, onlarca dâvâ dosyasında bu düşüncemi ve bu kanımı belirtmeme karşın, hiçbir savcı, hiçbir yargıç, benim bu önemli düşüncemi, bu kanımı ceza hukuku, hukuk felsefesi düzeyinde ve düzleminde ciddiye almamıştır. Oysa, bence, herhangi bir küçücük kuşku bile savcıları, yargıçları ceza hukuku anlamında, hukuk felsefesi bağlamında harekete geçirmelidir. Hukuk ve manevî tazminat dâvâlarına bakan yargıçlara ciddi inisiyatifler kullanma, öznel durumu nesnelleştirebilme ve yetkide bulunma serbestiyesi tanınmıştır. Benim nazarımda, hukuk ve manevî tazminat dâvâlarını yürütebilen yargıçlar, hukuk camiasının şair ruhlu insanlarıdır. Hukuk filozofu adamlardır!...

4 - DÂVÂLI Mustafa Şükrü Demirkanlı, Burak Caney'in önderlik ettiği "BİRİNCİ ENTELEKTÜEL LİNÇ KAMPANYASI" mantığı içindeki 1000 kişilik imzanın incitici işlevi olamadığını duyumsayınca, bu kez de, kendi adıyla birlikte Gülhan Avşar Demirkanlı'nın adının da tiyatro piyasasındaki inandırıcılığını gündeme getirerek, tam tamına 1100 kişinin imzaladığı bir kampanya başlatmıştır... Benim, "İKİNCİ ENTELEKTÜEL LİNÇ KAMPANYASI" dediğim bu "CADI AVI" sürecini ilk başlatan kişilerin Mustafa Şükrü Demirkanlı, Gülhan Avşar Demirkanlı olması, kesinlikle rastlantı değildir. Çünkü, Mustafa Şükrü Demirkanlı'nın yönetimindeki Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, hiçbir zaman için asla "3.000 tiraj" yapmamasına karşın, "3.000 tiraj" yaptığı yalanına dayanarak ve hiçbir zaman için ayın tam birinde çıkmamasına, günler ve hattâ bâzen haftalar sonra yayınlanmasına karşın, T.C. Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt'tan, İstanbul Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Hilmi Zafer Şahin'den ve en önemlisi Kocaeli Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Veysel Sami Berikan'dan ve diğer resmî sanat kurumlarının yöneticilerinden haksız ve usûlsüz bir biçimde reklâm (PARA) alabilmektedir. Benim, kendimi, halkımı, tüyü bitmemiş yetimi düşünerek, verdiğimiz vergilerin çarçur edilmesinden duyduğum rahatsızlığı dile getirmek için yaptığım önemli eleştirilerden şaşırtıcı düzeyde rahatsız olan Mustafa Şükrü Demirkanlı, inandırıcı, ciddi, haklı nedene dayanmayan durumlar sonucu, beni sürekli olarak savcılıklara şikâyet etmekte ve benim hakkımda ADLİYEYE karşı suç işlemeyi göze alarak, yalan-yanlış dâvâlar açmaktadır... Öyle ki, sadece kendisi benim mahkûm olmam için uğraşmakla kalmayarak, birlikte hareket ettiği diğer kişileri de, bu konuda yüreklendirip, benim rahatça yaşama, seyahat etme, çalışma, ailemle ilgilenme, sağlıklı bir biçimde düşünme olanaklarımı kısıtlamaktadır. Gülhan Avşar Demirkanlı'nın da benim yargılanmam için uğraşmasına neden olan Mustafa Şükrü Demirkanlı, avukatları Burhan Gün ile Reyhan Kayışlı'nın bana karşı dayanaksız dâvâlar açmasını isteklendirmiş, sürekli dâvâlar açılmıştır!

5 - DÂVÂLI Mustafa Şükrü Demirkanlı, hep içinde yada yanında bulunduğu "BİRİNCİ ENTELEKTÜEL LİNÇ KAMPANYASI", "İKİNCİ ENTELEKTÜEL LİNÇ KAMPANYASI" ile yetinmeyip, yetinilmemesi gerektiği kanısında olarak, kendisiyle birlikte birçok kişi tarafından yargılanmama neden olduğu için, yeni bir süreç başlatarak, kirli "ÜÇÜNCÜ ENTELEKTÜEL LİNÇ KAMPANYASI" sürecini gündeme getirebilmiştir. Bu sürecin içeriği, hukuk yoluyla beni hizaya getirme eylemliliği olduğu için, ben de, bu sürecin adını "HUKUKSAL LİNÇ KAMPANYASI" olarak dile getiriyorum. Benim, "ADLİYEYİ MEŞGÛL ETMEMEK" düşüncesiyle, hemen hemen hiçbir kimseyi kesinlikle dâvâ etmediğimi bilen Mustafa Şükrü Demirkanlı, benim bu ilkesel kararımdan yararlanarak, benim hakkımda, onlarca, elliyi aşkın soruşturma, kovuşturma başlanmasına yardım ve yataklık edebilmiştir. Ancak, beni uzun yıllardır onlarca dâvâ ile bunaltmak isteyen Mustafa Şükrü Demirkanlı ve 1100 kişilik "ENTELEKTÜEL VE HUKUKSAL LİNÇ KAMPANYASI" elemanlarına karşı dâvâlar açmaya başlayınca başta Mustafa Şükrü Demirkanlı ile Gülhan Avşar Demirkanlı olmak üzere, deyim yerindeyse "frene basmak" zorunda kalmışlardır. Özellikle T.C. İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde süren 50.000,00 TL'lik manevî tazminat dâvâsıyla birlikte, Mustafa Şükrü Demirkanlı, Gülhan Avşar Demirkanlı neredeyse kıpırtısız bir sessizlikle beklemektedirler. Ancak ben, beni uzun yıllardır örseleyen, benim en doğal haklarımı bile kısıtlayabilen Mustafa Şükrü Demirkanlı, Gülhan Avşar Demirkanlı ve diğerlerine karşı yasal haklarımı sonuna kadar kullanmaya kararlıyım... Benim bu kararlılığımın rahatça anlaşılabilmesi için, sadece ve yalnızca Demirkanlı'ya açtığım şu dâvâ dosyalarının incelenmesinde yarar var:

İSTANBUL 2. SULH CEZA MAHKEMESİ - 2012/663
İSTANBUL 12. SULH CEZA MAHKEMESİ - 2013/664
İSTANBUL 22. SULH CEZA MAHKEMESİ - 2013/551
İSTANBUL 27. SULH CEZA MAHKEMESİ - 2012/943
İSTANBUL 24. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ - 2013/201
İSTANBUL 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ - 2012/481

HUKUKİ NEDENLER: Medenî Kanun, Borçlar Kanunu ve Hukuk Muhakemesi Kanunu, vs. ilgili Türkiye Cumhuriyeti'ndeki mevzuat...

HUKUKİ DELİLLER: İstanbul 2. Sulh Ceza Mahkemesi 2012/663 esas sayılı dosya, Yargıtay İçtihatları vs. ilgili her türlü mevzuat delilleri.

TANIKLAR: 
Coşkun Büktel
Ali Baba Türbe Sokak No: 13/8-9 Çemberlitaş Fatih / Tel: 212 513 47 32
Mehmet Cemalettin Bulunmaz
Ali Baba Türbe Sokak No: 13/8-9 Çemberlitaş Fatih / Tel: 212 513 47 32

SONUÇ ve İSTEM: Yukarıda izah etmeye çalıştığım ciddi nedenlerle DÂVÂLI MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI İstanbul 2. Sulh Ceza Mahkemesi Yargıçlığı'ndaki sanıklığı nedeniyle tabiî ki manevî tazminat dâvâsı açılmasını hak etmiştir... İşte bu durum, benim onur ve şerefimi rencide edici ve çok ağır aşağılayıcı bir durumdur. Hattâ, düpedüz bana karşı bir "HAKARET SUÇU" mahiyetindedir... Dâvâlı, "HAKARET SUÇU" nedeniyle T.C. İstanbul 2. Sulh Ceza Mahkemesi Yargıçlığı'nda yargılanmaktadır. Söz konusu hukuksal saldırı nedeniyle benim kişilik haklarımın ihlâl edilerek, manevi yönden bana çok zarar verildiğinden; 100.000,00 TL'lik manevi tazminatın olay tarihinden başlayarak yasal faizi ile birlikte DÂVÂLI MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI adlı şahıstan tahsiline, yargılama giderleri DÂVÂLI MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI adlı şahıstan tahmiline karar verilmesini arz ve talep ederim. Gereğinin yapılması için de saygılarımı sunarım... 19/08/2013

DÂVÂCI
HÜSEYİN HİLMİ BULUNMAZ